ÜYE GİRİŞİ ÜYE OLMAK İÇİN ALTTAKİ LİNK İ TIKLA

VİZE

VİZE İLÇE TARİH
TARİH ÖNCESİ DÖNEMDE VE TRAK DÖNEMİNDE VİZE
Ergene Nehri'nin kuzeyinde, Istranca (Yıldız) Dağları'nın kuzey etekleri boyunca uzanan, geniş bir bölgeyi kapsayan Vize Ovası, gerek su potansiyelinin yüksek oluşu, gerekse diğer doğal kaynakların zenginliği bakımından Doğu Trakya'nın diğer kısımlarından daha fazla öneme sahiptir.
 Bu öneme karşılık, yakın zamanlara kadar bölgede yapılan arkeolojik araştırmalar son derece sınırlı olmuştur. Vize Ovası'nın tarih öncesi döneme 
ait buluntularının bilimsel olarak tetkiki, 1982 yılında İstanbul Üniversitesi Prehistorya Ana Bilim Dalı Öğretim Üyeleri'nden Prof. Dr. M. ÖZDOĞAN tarafından,
 bu bölgeyi de içine alan Trakya ve Doğu Marmara’ya yüzey araştırmaları sırasında yapılmıştır. Bu tarihten önce Prof. Dr. Arif Müfit MANSEL, 1936-39 yılları arasında ovada bir dizi tümülüs kazmış ve Vize'deki esas Trak merkezini oluşturan Çömlektepe Höyüğü'nde bir sondaj açmıştır.
Karakoçak Tepe
Karakoçak Tepe
1962 yılında Prof. Dr. F. DİRİMTEKİN, Vize ve çevresinde araştırmalar yapmış, Vize yakınlarında Karakoçak mevkiindeki bir kaya yükseltisini Orta Tunç çağına ait bir kaya sunağı olarak tanımlamıştır. Yine ilçemiz Soğucak köyü Gemikaya mevkiinde Prof. Dr. Engin BEKSAÇ tarafından benzer bir kaya tapınağı bulunmuştur. Bahse konu bu iki yer ile ilgili olarak Hocamız Prof. Dr. Engin BEKSAÇ’a mail atarak ulasmamiz sonucunda hocamız bu yerlerle ilgili olarak söyle bahsetmektedir.
 “Göndermiş olduğunuz fotoğraflarda Karakoçak’taki geniş alanın bati taraftaki giriş bölümü görülüyor. Yani Yatır denilen yerin hemen arkası yanılmıyorsam. Bu kısım yukarılara doğru çıkan çok geniş bir alanın dar ve küçük başlangıcı. Esas yerleşme ve kutsal alan arkalara doğru kademe kademe yükseliyor. Sunak dediğim kaya oluşukları en doğu bölüme doğru.
 Atış alanı olan bölgenin arkasına düşüyor. Karakoçak veya Tamata gerçekten çok önemli bir yer. Gerçi geçtigimiz aylarda biz tekrar Karakoçagı ziyaret etmeyi planlamıştık. Fakat Soğucak ve Erenler'deki yeni bulgular karşısında oralarda kaldık. Sizlerin de gayretiyle bu muhteşem arkeolojik mirası Vize turizmine kazandırabiliriz.
Adak Çukuru
Bu bölgeyi daha önce Prof. Dr. F. DİRİMTEKİN de ziyaret etmiş ve bahsetmişti. Ama çalışması yeterli değil. Alan çok geniş ve muhteşemdir. Benim şahsi kanım Trak Başkenti olduğu süreçte Karakoçak ve çevresinin Vize'nin en etkin kesimi olduğu yönünde. Tipik Avrupa'dakiler benzeri bir Demir Çağı ve sonrası kutsal ve iskan alanı.
 Her özelliği ile uzaktan bakınca da bunu anlamak mümkün. Türkiye Trakya’sında bu tip başka yerler çok çok az. Önemli benzerleri de daha çok Kırklareli sınırları içinde. Mamafih bu tip bir kale kent ve kutsal alan birleşimini Edirne'nin kuzeyinde de teşhis ettim. Ama bu kadar büyük değil. Vize ve çevresi bilinenin dışında başka Trak yerleşmeleri ve kutsal alanları ile de dolu. Vize ve çevresi Demir Çağı ve Takip eden süreçte Traklar için gerçekten çok önemliydi. Bunu biliyoruz. Muhtemelen önümüzdeki süreçte diğerlerini de bulmak mümkün olacak.”
Gemikaya Mevkii / Sogucak Köyü
Gemikaya Mevkii / Sogucak Köyü
İstanbul Üniversitesi Prehistorya Ana Bilim Dalı tarafından, Vize ve yakın çevresinde M.Ö. 1. bin yılından daha eski yerleşimlerin olup olmadığına yönelik araştırmalarda, Vize Ovasının kültür silsilesini veren birçok tarih öncesi yerleşmesi bulunmuştur. 
Prof. Dr. M. ÖZDOĞAN'a göre Vize Ovası’ndaki yerleşimlerden ele geçen çanak çömlek, Balkan kültürleri ile yakından ilişkilidir. Vize Tarihi ilk aydınlık Devri Doğu Trakya dönemine rastlar. Yapılan arkeolojik kazılar da bunu doğrulamaktadır. 1938 hafriyatında Vize’nin Çömlektepe mevkiinde kazılar yapılmış burada büyük bir bina temel rastlanılmıştır.
 Fakat dönemin koşulları gereği bu büyük kazı gerçekleştirilememiştir. 1995 yılına gelindiğinde Kırklareli Müze Müdürlüğü ve Trakya Üniversitesi işbirliği ile yine ayni alanda yapılan kazı çalışmaları sırasında Trakya’nın bilinen ilk antik tiyatrosu (odeon) ortaya çıkarılmıştır.Yine ovanın tarih öncesi dönemine ait en eski kültür kalıntılarını, Vize Çakıllı köyü'nün 1 km. kadar güneyinde Eski Tekke Mezarlığı adi verilen mevkiinde ele geçen el yapımı, kaba hamurlu, deve tüyü ve kahverengi tonlarında ilkel görünümlü çanak çömlek, yontma tas aletler ve cilalı el baltaları oluşturmaktadır. 
Bu buluntu topluluğu, kesin olmamakla birlikte, Neolitik Dönemin erken safhalarına tarihlendirilebilir.1938-1939 Hafriyatında açılan tümülüsler ve içlerinden çıkan eserler Traklar’a aittir. En az kırk tümülüsün sayılabildiği Vize Yöresi tümülüsleri, Vize’nin 4 km. güneyinde ve Vize Ovasında yer alır.
Arif Müfit Mansel'in kazdığı tümülüslerden biri
Vize Ovasında yakın geçmişte bulunan 6000 yıllık taş balta / Kırklareli Müzesi
Arif Müfit Mansel'in kazdığı tümülüslerden biri
A TÜMÜLÜSÜ
Trakya Tümülüsleri içerisinde önemli bir yeri olan tümülüs, yalnız sistemli bir şekilde araştırılmış olmasıyla değil Trakya Tümülüsleri içerisinde bir dayanak teşkil etmesiyle de önemlidir. Tümülüs 9.50 metre yüksekliğinde ve 50 metre çapında olup içinde doğu-batı yöneltisinde bir mezar odasına sahiptir.
 Burada yekpare kalker taşından bir lahit mevcuttur ve tezyinatı “Trak” üslubundadır. Lahdin esas uzun cephesi beyaz yüzey üzerinde ortada sari ve mavi çerçeveli ve kahverengi kafesli bir kapı, bunun iki yanında siyah rozetlerle süslenmiş kahverengi ve kırmızı renkte girlandlar bulunan bezemeye sahiptir. Lahdin içinde bitkisel madden yapılmış bir çelenk, altın yaprak ve aplikler, bir kılıç, dört demir hançer, iki altın yüzük, güzel kabartmaları olan gümüş kadehler vardır.
 Lahdin bir ucunda tunçtan bir zırhlı elbisesiyle gümüş kaplı tunçtan bir miğfer vardır. Miğfer pek ender bir sanat eseridir.Bu eserin M.S. 1.veya II. Yüzyıla ait olmaları muhtemeldir. Prof. Dr. Arif Müfit MANSEL bu mezarı zengin içeriği bakımından haklı olarak krala ait bir mezar olarak açıklamakta olup kim olduğu hakkında kesin bir bilgi verememektedir.
 Somay ONURKAN’ın “Doğu Trakya Tümülüsleri İstanbul Arkeoloji Müzelerindeki Trakya Toplu Buluntuları” adli kitabında belirttiği gibi Radnoti ile yaptığı konuşma sırasında Vize A Tümülüsü Mezarının sahibinin Radnoti’nin Ausburg’ta bulunan Vize Zırhının esi üzerinde yapmış olduğu araştırma neticesinde Trak Kralı RHOIMETALKES III olarak kabul ettiğini açıklamıştır.
İstanbul Arkeoloji Müzesi / Vize A Tümülüsü Rekonstrüksionü (lahit mezar) ve diger eserler
Vize A Tümülüsü (Son Trak Kralı Rhoimetalkes'in Mezarı 1938)
İstanbul Arkeoloji Müzesi / Vize A Tümülüsü Rekonstrüksionü (lahit mezar) ve diger eserler
Vize A Tümülüsü (Son Trak Kralı Rhoimetalkes'in Mezarı 1938)
İstanbul Arkeoloji Müzesi / Vize A Tümülüsü Rekonstrüksionü (lahit mezar) ve diger eserler
Vize A Tümülüsü (Son Trak Kralı Rhoimetalkes'in Mezarı 1938)
İstanbul Arkeoloji Müzesi / Vize A Tümülüsü Rekonstrüksionü içerisinde yer alan eserler
İstanbul Arkeoloji Müzesi / Vize A Tümülüsü Rekonstrüksionü içerisinde yer alan eserler


İstanbul Arkeoloji Müzesi / Vize A Tümülüsü Rekonstrüksionü içerisinde yer alan eserler
İstanbul Arkeoloji Müzesi / Vize A Tümülüsü Rekonstrüksionü içerisinde yer alan eserler
İstanbul Arkeoloji Müzesi / Vize A Tümülüsü Rekonstrüksionü içerisinde yer alan eserler
B TÜMÜLÜSÜ
30 Metre çapında ve 4 metre yüksekliğinde olan tümülüste tuğla ile örtülü iki mezar bulunmuştur. Bir kadına ait olduğu anlaşılmakta olan birincisinde altın çelenk, altın gerdanlık, vazolar, ayna ve bunun gibi eserler bulunmuştur.Burada da ölü yakılmıştır. İkinci mezarda iki çocuk heykelciği vardır.Bu iki mezarın birinci mezarda yatan kral veya prensin karisi ile çocuklarına ait olması muhtemeldir.
B Tümülüsünden çikan bir kandil/Ist. Arkeoloji Müzesi
C TÜMÜLÜSÜ : 50 Metre çapında 2.50 metre yüksekliğindeki tümülüste kül tabakasına ve bir atın kemiklerine rastlanılmıştır.
D TÜMÜLÜSÜ : İçinde gömü bulunmayan yığma bir tepedir.
E TÜMÜLÜSÜ : 65 Metre çapında 18 metre yüksekliğinde büyük bir tümülüstür. Esas mezarı bulunamamıştır.Tepenin üst kısmında kenarları taş duvarlarla örülmüş ikinci derece bir mezara rastlanılmıştır.Mezardan yine birçok eser çıkarılmıştır.
F TÜMÜLÜSÜ : 40 Metre çapında 3 metre yüksekliğindeki tümülüste bir atin kemiklerine rastlanılmıştır.


G TÜMÜLÜSÜ : 32 Metre çapında 3 metre yüksekliğinde küçük bir tepedir. İçinde mezar bulunamamıştır, fakat yaygın bir kül tabakasına rastlanılmıştır.
I TÜMÜLÜSÜ : 50 Metre çapında 4 metre yüksekliğinde olup içinde mezar yoktur.
KIYIKÖY TÜMÜLÜSÜ : Kıyıköy Toplar mevkiinde bulunan tümülüsün envanteri hakkında yeterli bilgi bulunamamaktadır.
VİZE İLÇE COĞRAFYA
COĞRAFİ KONUM:
Marmara Bölgesi'nin Trakya kesiminde, Kırklareli ili'ne bağlı bir ilçe olan Vize Dünya üzerindeki konumu itibariyle (X: 3100000m-Y: 5075000m) 41 derece 36 dakika, 52 saniye (41.6143) kuzey enlemleri ile 27 derece 50 dakika, 52 saniye (27.8478) doğu boylamları arasında yer almaktadır. İlçe merkezindeki rakım 180 metre (Cumhuriyet Meydanı) olup, 1.119 Km2'yi bulan bir alan ile önemli yerleşim merkezlerimizden birisidir. İlçe Doğuda Karadeniz, güneyde Tekirdağ ili ile güneybatıda Lüleburgaz, batıda Pınarhisar ve kuzeyde Demirköy ilçeleri ile çevrilidir. Akarsu vadileri ile parçalanmış alçak alanlardan oluşan ilçe toprakları ilin doğu kesiminde yer alır. Kuzey batı-güney doğu doğrultusunda uzanan Istıranca Dağları (Yıldız Dağları) İlçeyi ikiye ayırır. İlçe sınırları içinde yüksekliği 400 metreye yaklaşan bu dağlık alanın doğu yamaçlarından çıkan sular Karadeniz'e batı yamaçlarından çıkanlar da Ege Denizine ulaşır. Karadeniz'e dökülen başlıca akarsular Papuç ve Kazan dereleridir. Ege Denizine dökülen Meriç Nehrinin başlıca kollarından biri olan Ergene nehrinin başlangıç kaynakları Soğucak ve Anadere ilçe topraklarından çıkar. Istırancaların özellikle Karadeniz'e bakan kesimleri meşe ve kayın ormanları ile kaplıdır.


JEOLOJİK ÖZELLİKLER
1.Jeolojik zamanda Istranca (Yıldız) Dağları'nın bulunduğu yerde Tethys (Tetis) Denizi bulunuyordu. Bu denizin dibinde bulunan tortullar, kuzey ve güneyde eski kıta çekirdeklerinin birbirine doğru yaklaşmaları sonucu kıvrılarak su yüzeyine çıkmışlar ve Yıldız Dağlarını oluşturmuşlardır. Daha sonra meydana gelen dağ oluşumu, kıta oluşumu (epirojenik) ve volkanik hareketler sırasında Yıldız Dağları'nı oluşturan taş ve tabakalar sıkışmış, kıvrılmış ve kırılmıştır. Yıldız Dağları 1. Jeolojik zaman arazisi olduğu için "masif" adını almaktadır.Masifler kırılma özeliğini yitirmiş olan yaşlı ve sert kütlelerdir. İlçenin Ergene kısmında ise eosen, kireç taşları dik bir yamaç meydana getirir.Bu yamacın eteğinde suyu bol kaynaklar, önünde ise miosen ve piliosen kili, kumlu kireçli dolgu katmanları yer yer alüvyonlarla örtülüdür. Yıldız masifinin uzamına uygun olarak Vize'den Kırklareli'nin doğusuna kadar uzanan kuzeybatı-güneydoğu yönlü fay hattı ile bu hattı kesen kuzeydoğu-güneybatı yönlü ikincil faylar, sahanın tektonik yapısını oluşturmaktadır.Yıldız masifini etkileyen Vize-Kırklareli arasındaki fay, normal faydır. İlçemiz toprakları 4. derece deprem kuşağına girdiğinden sarsıntılar genelde zararsız ve tehlikesizdir.Ayrıca ilçemiz sınırlarında Çakıllı ve Evrenli dolaylarında 54.000 ton rezervli manganez yataklarının bulunduğu M.T.A. Enstitüsünün yapmış olduğu araştırmalar sonucunda ortaya çıkmıştır.


JEOMORFOLOJİK ÖZELLİKLER (Yer Şekilleri)
Dağlar : Vize, Trakya'yı kuzeydoğuda bir sıradağ olarak kat eden Istrancaların güneye bakan ve alçalarak Ergene Ovası'na karışan etekleri üzerinde yer almıştır.İlçemiz Sergen Beldesi sınırları içerisinde bulunan Kaynak Tepe 881 metre yükseklikte olup, ilçenin genel sınırları içerisindeki, Istranca silsilesinin alçak tepelerinden Göztepe ise, 457 metre yükseklikle olup ilçemiz sınırları içerisindeki en büyük yükseltidir. İlçemizin en önünde bulunan Çömlekçi ve Yılan tepeleri Vize'yi kuzey ve kuzeydoğu yönlerden çevreler. Gerçekte Hisar Tepeler adı verilen 336 rakımlı iki tepe ile bu tepeler etrafı Vize'nin yerleşim olarak bugün bulunduğu alandır.
Ovalar : Ergene Ovasının bir uzantı parçası olan Vize Ovası onunla aynı devrede teşekkül etmiş olup Istranca (Yıldız) Dağlarından taşınan alüvyonlar neticesinde oluşmuştur.Ova güneye doğru bir peneplen manzarası arz eder.
Karstik Şekiller :
A) Lapya : Eğimli yamaçlardan yağış sularının kireç taşını (kalker) eritmesi sonucunda oluşmuş taşlar üzerindeki küçük kanalcıklar, oluklar ve delikler şeklindedir. Vize'nin yüksek alanlarında yaygın olarak görülmektedir.
B) Mağara : Karstik alanlarda suların eritmesi sonucunda meydana gelen yer altı boşluklarıdır. İlçemizde bulunan bazı önemli mağaralar şunlardır.
Yenesu Mağarası : Balkaya Köyünde bulunmakta olup 1.620 metre uzunluğundadır. Trakyanın üçüncü büyük mağarasıdar. Yenesu'nun iç görünümleri son derece güzel, her türden damlataşlar (sarkıt, dikit, sütun duvar damlataşları, damlataş havuzları ve makarnalar) ile kaplıdır. Damlataş havuzu veya göllerin üzerine saçaklar şeklinde inen veya tabanından yükselen bu şekiller mağaraya sihirli bir hava kazandırmıştır.
Domuzdere Mağarası : Balkaya Köyünde bulunmakta olup 300 metre uzunluğundadır. Domuzdere Mağarasının içi görünümleri çok güzel sarkıt, dikit, sütun, örtü ve duvar damlataşları ile kaplı, geniş ve yüksek salon veya galerilerden meydana gelmiştir.
Selimin Mağarası : İlçemiz Evrenli Köyü sınırları içinde 150 metre uzunluğundadır.
Kızılağaç Mağarası: İlçemiz Kızılağaç Köyü sınırları içinde 205 metre uzunluğundadır.
Kıyıköy Mağarası : Kıyıköy Beldesinin 2 km. güneyinde bulunmaktadır. 305 metre uzunluğundadır. Menderesler çizerek gelişen ve yer yer damlataş çökellerine sahip olan Kıyıköy Mağarası turizm amaçlı kullanıma uygun özelliklere sahiptir.
Kaptanın Mağarası :Kıyıköy'de bulunan Kıyıköy Mağarası'nın 200 metre güneyinde bulunmaktadır. Zengin damlataş birikimlerine sahiptir.
Ayrıca ilçemizde Asmakaya mevkii, Uçmakdere mevkii, Soğucak köyü, Baklaya köyü, Aksicim köyü ve Sergen beldesinde birçok mağara bulunmaktadır. Genelde karstik oluşumlu olan mağaraların iç görünümleri çok güzel sarkıt, dikit, sütun, örtü ve duvar damlataşları ile kaplıdır.
Yukarıda Asmakaya Mağara Manastırları
C) Mesa : Vize platosunda, aşınmanın ilerlemesine bağlı olarak, başlangıçta tüm alanları kaplayan kireç taşları tabakası yarılarak parçalanmış ve adete bir masa şeklini almıştır.Yatay yapı üzerinde dayanıklı bir tabaka ile taçlanmış olan bu çeşit kalıntı düzlüklere "Mesa" adı verilir.
Kıyı Şekilleri : Kıyıköy-İğneada arasında vadilerin ağızlarında küçük koylar ve yüksek alanlar, burunlar halinde kalmıştır. Kıyı yer yer düz fakat falezlidir. Kuzey sektörlü rüzgarların oluşturduğu şiddetli dalgalar kıyıların altını sürekli oyarak, falezlerin oluşmasına neden olmuştur.Kıyı boyunca başlıca plajlar ise Kıyıköy, Panayır İskelesi ve Selves koylarındaki plajlardır.
Akarsular : Vize'deki akarsuların hepsinin havzası açıktır. İlçemiz sınırları içerisinde bulunan başlıca akarsular ise şunlardır.
Anadere :Vizenin kuzeyinde doğar, Mağaralar ve Dokuz Oluk Dereleri derenin kaynağını oluşturmaktadır. Dere daha batıda Karpuzkaldıran ve Pazarlı suları ile birleşerek menderi hareketlerle Ergene Ovasını batı-doğu doğrultusunda kat ederek Meriç nehrinin bir kolu olan Ergene'ye karışır.
Soğucak deresi : Soğucak köyü yakınlarında doğan dere 55 km. uzunluğa sahip olmasına rağmen su toplama alanının küçüklüğü nedeniyle yaz aylarında zaman zaman kurumaktadır.
Kazandere : Mahya Tepesinin güney yamaçlarında doğmakta olup Kıyıköy'ün güneyinde Karadeniz'e dökülmektedir. Suyu soğuk ve çok temizdir. Derede, sazan ve kefal balıkları avlanabilmekte, motorla yada kayıkla gezinti yapılabilmektedir.
Pabuçdere: Mahya Tepesinin güney yamaçlarında doğmakta olup Kıyıköy'ün kuzeyinde Karadeniz'e dökülmektedir. Suyu soğuk ve çok temizdir. Derede, sazan ve kefal balıkları avlanabilmekte, motorla ya da kayıkla gezinti yapılabilmektedir. Pabuçdere ile deniz arasında dar uzun ve temiz bir kumsal bulunmakta ve burada yazın kamp kurulabilmektedir. Ayrıca motor ve kayık ile tarihi Ayanikola Kilisesi de ziyaret edilebilmektedir.
Göller : İlçemiz sınırları içerisinde Panayır İskelesi yakınlarında, Kıyıköy'ün kuzeyinde ve güneyinde yer alan koylarda, çoğunlukla yaz aylarında akarsu önlerinin kapanmasıyla oluşan lagün gölleri ve Aksicim köyü sınırları içerisinde İSKİ'nin İstanbul'un su ihtiyacına cevap verebilmek üzere yaptırmış olduğu baraj gölü bulunmaktadır.
Deniz : İlçemizin doğusunda Karadeniz yer almaktadır. Karadeniz'e dökülen akarsuların fazla miktarda tatlı su taşımaları ve yağışların bol olması nedeniyle yüzey sularını tuzluluk oranı düşüktür.Tuzluluk oranı Kıyıköy kıyılarında %0.16 dır.
İKLİM VE BİTKİ ÖRTÜSÜ
Vize'de iklimin esas karakteri karasal iklimi özelliğini taşımaktadır. Buna rağmen yersel olarak onu bu karakterden ayıran bir takım hususiyetleri vardır.İlçenin Karedeniz kıyıları iç kesimlere göre daha yağışlı ve ılımandır. Şimdi sıra ile iklim elemanlarını görelim.
Sıcaklık : Vize'de genel olarak yazlar sıcak, kışlar soğuk geçer. Yaz aylarında sıcaklık ortalaması 20 C dereceden aşağıya düşmez. Yine bu aylarda azami sıcaklığın 30 C dereceye çıktığı hatta zaman zaman 35 C derceye çıktığı görülmüştür. Kışın sıcaklık derecesi ekser günler (0)C derecenin üstündedir... En düşük sıcaklık derecesi 1969 yılının Ocak ayında görülmüştür (-15 C derece)... Bahar ayları çok defa ılıman olmakla beraber bazı yıllar havalar ısınmaz, serin geçer. Ekim ayını ilk yarısından itibaren havaların sıcaklık yönünden düzeni bozulur.
Yağış : Marmara bölgesi ikliminde olduğu gibi yağışlar en fazla kışın görülmektedir. Bahar mevsimleri de yağışlıdır. Ekim 10 gün, Kasım 11 gün, Mart 11 gün, Nisan 10 gün... Bazı yıllar Nisan ayında da bol yağış görülür. Fakat Nisan ayı çok defa beklenilen yağmuru vermez. Bu yüzden tarım hayatı tehlikeye girebilir. En fazla yağış kasım aylarında görülürken en az yağış Haziran ve Temmuz aylarında görülür... Kış yağışları arasında kar da görülür. Kar yağan günler ortalaması 7'dir. Toprak üstünde meydana getirdiği örtünün kalınlığı yaklaşık 50 cm. kadar olur. Bu karların arkasından lodosla başlayan yağmurun meydana getirdiği su akmalarının çokluğu, dereler üzerinde kurulmuş köprülerden dört tanesinin yıkılmasına sebep olmuştur. Yağışın % itibariyle mevsimlere dağılımı şöyledir: İlkbahar %26, Yaz %10, Sonbahar %29, Kış %35'tir.
Basınç ve Rüzgarlar :Vize ikliminin en karakteristik tarafı bu unsurla kendini gösterir. Karadeniz, Istranca kitlesi ve Ergene Ovası gibi üç ayrı bölümün yarattığı farklı basınçlar, Vize'de mevzi olarak değişik hava akımlarına sebep olmaktadır.... Istranca dağlarının Vize yakınlarına kadar alçalarak geçit verir bir durum arz etmeleri rüzgarların (karayel, poyraz ve yıldız) kanalize olmasına ve Vize üzerinde şiddetli esmelerine sebep olurlar. Bu şiddetli esen rüzgarların orman tahripleri dolayısı ile açılan yolları, onları büsbütün şiddetlendirmektedir. Rüzgarlar zaman zaman fırtına şeklinde eser, bazen kiremitleri uçurur, ufak ağaçları ve dalları kırar, yaprak ve meyvaları dökerler. 1956 yılının 3 şubat günü esen şiddetli karayel kar getirmiş, yaklaşık 25 kadar ağacı sökmüş, 50 kadar elektrik direğini devirmiş, evlerde hasar meydana getirmiştir. Vize'de rüzgarın bir özelliği de bazen bir hafta kadar devam etmesi aynı şiddeti muhafaza etmesidir. Bahar aylarında da rüzgarlar çoktur. Bu rüzgarların meyva ve çiçekler üzerindeki tahribatı mühimdir.


Bitki Örtüsü : Bünye ve iklimin müşterek mahsulü olan bitki örtüsü Vize'yi yeşil bir yurt haline getirmiş olmasına rağmen ne yazık ki bir yandan tarla açmak bir yandan yakacak ihtiyacının sağlanması amacıyla açılan alanlar orman örtüsünün Istrancalara doğru çekilmesine neden olmuştur. Başlıca ağaç çeşitleri ise %80 ölçüsünde meşe, %15 ölçüsünde kayın, %5 ölçüsünde ise gürgen, kavak ve diğer ağaç grupları oluşturmaktadır. Orman bakımından zengin bir bölgenin işletme merkezini teşkil eden Vize' de orman alanı 71.701,0 hektardır. Orman alanının % 31'si koru ormanı, % 69'i ise baltalıktır. Bu ormanlarda yılda 242.000 ster yakacak odun ve 10.634 ster yuvarlak sanayi odunu üretilmektedir. Elde edilen yakacak odunun %80'i orman köylüsüne, %20'i belediye tahsisi ile verilmektedir. Orman köylüsü bu emvalleri istediği yere istediği bedelle satmaktadır. İlçemiz Sergen Beldesi Kıyıköy Beldesi, Kışlacık, Kızılağaç, Küçükyayla, Kömürköy, Hamidiye, Sofular, Akpınar, Aksicim, Soğucak, Evrencik, Evrenli, Doğanca ve Pazarlı Köylerinde yaşayan vatandaşlarımız geçimlerini ormancılıktan temin etmektedirler.
VİZE İLÇE KÜLTÜR
Kültür
BÖLGESEL FOLKLOR ÖZELLİKLERİ


İlçe merkezi ve köylerinin hemen hemen hepsi göçmendir. Göçmen olmayanlara da yerli (GACAL) denilmektedir. Bunlar da 1850'den sonra yani 1893 mühaciri gibi erken gelenlere denilmektedir ki: Onlarda bu yörelerin yerlisi olmamış oluyor. Sebep olarak daha Osmanlılar zamanında bile bu yörelerde savaş olması nedeni ile halk gelip gitmiştir. Ancak 1800'lerde yavaş yavaş kalınmaya başlanmıştır ki 1922'de ise ATATÜRK devri ile tamamen oturuşma olmuştur.
 Bundan sonra 1927, 1935, 1951 ve daha sonraki yıllarda da bölünmüş ailelerin gelmesi ile devam etmiştir halkın yaşamı.Bulgaristan, Romanya, Yunanistan, Arnavutluk ve Yugoslavya'dan gelmeler nedeni ile değişik adet ve örflere sahip olmaktadırlar. Ne var ki yıllar önce Osmanlı Devletinin buyruğunda olmanın eseri olarak Türk Medeniyetinin tesirlerini kaybetmemiş olmaları neticesidir ki adet ve örfleri az farklarla da olsa Trakya kültürü anlayışı içinde yürütmektedirler.Mesela: Kız istemeler hemen hemen hepsinde aynıdır.




a) Görme(dünürlük),
b) Söz kesmek,
c) Nişan yapma(yüzük takma),
d) Düğün, (Nikah ve düğün aynı günde yapılır.)
Diğer bir özellik; Kına gecesi yapma:Bu umumiyetle Cuma gecesi yapılır ve arkadan da üç gün düğün yapılır. Yine ayrıca gelen misafirlere düğün müddetince yemek verme, yatırma, düğünün sonunda koltuk denilen merasim yapılması gibi adetler sürmektedir.Yalnız bu daha çok köylerde devam etmektedir. Ancak son yıllarda köylerde şehir halkı gibi caz müziği ve salon düğünü yapmaya başlamıştır.(Bu biraz da o yaptı ben de onun gibi yaparım yarışması neticesi olmaktadır.)Fakat zamanla yerleşecek.Düğün yapılmadan önce nikah yapıldıktan sonra ayağa basma gibi bir adet vardır. Basanın dediği olurmuş evde.


Çevre Giyinişi : Eskiden tüm Trakya'da görülen köylüye has giyiniş olan şayak elbise artık yalnız yaşlılarda ve orman köylerinde görülmektedir. Giyinişi tamamlayan diğer giysiler ceket, ceket altı yelek ve başta şapka hakimdir. Şayak elbise giyimi kalkmakla beraber şapka kalkmamıştır. Genç nesil şapka giymemektedir.Bayan giysileri ise umumiyetle köylerde siyah renkli çarşaf giyinişi hakimdir. Bu giyiniş gençler arasında değişmiştir. Bol paçalı pantolon biçimi şalvar ve üzerine manto tamamen şalvarsız ve manto giyimi hakim olmuştur.
Folklor : Halkın göçmen olması nedeni ile bölgesel bir folklor olmamakla beraber, Evrencik yöresinde Pomak oyunu olarak adlandırılan erkekli ve kadınlı oynanan horası, davul zurna eşliğinde oynanır.Yapılan evlenme merasimlerinde erkekler ayrı bayanlar ayrı oynarlar. Umumiyetle genç kızlar oynarlarken genç erkekler düğün sahasının kenarından oynayanları izlerler. Bu arada davul zurna vardır. Vize'de ise halihazırda Vize Halk Eğitim Merkezi Folklor Ekibi bulunmaktadır. Vize ve yöresinde oynanan mahalli oyunları özetlersek; çiftetelli, karşılama, pancar havası, tulum, keklik, zigoş, hamın ayşe, domuzu bataktan çıkarma. Halaylardan; kasap, eski kasap, kabadayı, takuş, damat halayı, Balkan gaydası, hanım ayşem, delin damat ve Drama karşılaması vb. sayılabilir. İsmini ortaya çıktığı Batı Trakya'daki Drama Şehrinden almış olan Drama Karşılaması'nın sözleri şöyledir:
Yukarı mahalle çeşmeleri
Akar akar süzülür
Sana bu şarkılar Esmam
Gazinoda düzülür


Yukarı mahalle çeşmeleri
Değirmen döndürür
Senin o bakışların Esmam
Beni öldürür aman aman


Hanım Ayşem göçler sırasında Batı Trakya'dan bölgeye getirilmiş, kızlı erkekli, oynanan bir oyundur. Bir gencin sevgilisine olan sevgisini anlatır.
Giderim yolce yolce
Yolun çiçeği morce
O senin senin bakışların hanım Ayşem
Sokuyor beni borce Arpa ektim gül bitti
Gül gibi yarim gitti
Sen orada ben burda hanım Ayşem
Eridi yağım bitti
Türküler : Çevrede yapılan bir incelemede, Doğanca köyünde bundan 30-40 yıl evvel söylenen ve tef ile eşlik edilen bir beyit, manasını da bilmiyorlar. Ama söylendiğinde (benim) manasına geldiği anlaşılmaktadır. Dınom, dinom, dinom Dinana dinanası da var Yarimin kaması, çevresi, palaskası da var Dinom, dinom, dinom Yalel, yalel, yalelli Yalesi de var Benim yarimin Çevresi.......... de var. Sonra çevrede en çok söylenen düğün türküleri "dere geliyor dere", "uzun kavak","bahçelerde börülce", "kızılcıklar oldu mu", "ince giyerim ince" dir. Yöreye ait İnce Giyerim İnce adlı türkünün sözleri de şöyledir.
İnce giyerim ince
Pembe yakışır gence İnce giyerim ince
Pembe yakışır gence
İnsan bir hoş oluyor
Sevdiğini görünce
İnsan bir hoş oluyor
Sevdiğini görünce
Of sen yana ben cama
İkimizin resmini çıkarsınlar yan yana
Derelerin çakılı
Nerden aldın akılı
Döne döne oynuyor
Ağabeyimin çakırı Of, sen yana ben cama
İkimizin resmini çıkarsınlar yan yana
Dereler çakıl taşlı
Ördekler yeşil başlı
Benim sevdiğim dilber
Al yanak kalem kaşlı
Of sen yana ben cama
İkimizin resmini çıkarsınlar yan yana
DERE GELİYOR DERE


Dere geliyor dere (yalelel)
Kumunu sere sere (yalalel)
Al beni götür dere (yalelel)
Yarin olduğu yere (yalelel lim)
Amanın aman aman
Zamanın zaman zaman
Bizim düğün ne zaman (yalelel lim)
Ben armudu düşledim (yalelel)
Sapını gümüşledim (yalelel)
Ben yarimin ismini (yalelel)
Mendilime işledim (yalelel lim)
Amanın aman aman
Zamanın zaman zaman
Bizim düğün ne zaman (yalelel li)
KIZILCIKLAR OLDU MU


Kızılcıklar oldu mu
Serelere doldu mu
Gönderdiğim çoraplar
Ayağına oldu mu
Mendili pelise
Mendil verdim elise
Kara kına yollamış
Yar benim ellerime
Kızılcık dalı mısın
Gönlümün malı mısın
Söyle bana sevdiğim
Benden sevdalı mısın
Mendili pelise
Mendil verdim elise
Kara kına yollamış
Yar benim ellerime
Bilmeceler : Uzun kış gecelerinde, aile toplantılarında söylenip ortamı neşelendiren, insanı düşünmeye sevk eden halk edebiyatı ürünlerinden biri de bilmecelerdir. Halk arasında söylenen bilmecelerden bazıları şunlardır; Ağaç üstünde kara şopar : zeytin Hey gidinin poturu, ev üstünde oturu : baca Karşıdan baktım pek çok, yanına vardım hiç yok : sis


Maniler : Çevrede bilhassa gençler arasında söylenen ve düğün yerlerinde de atışma yapılanlardan:


Mavi yelekli yarim
Göğsü ilikli yarim
Beni bırakıp gittin
Deniz yürekli yarim


İğrem düştü yerlere
Kavuştu gazellere
Gözüm çapkın alışmış
Bakıyor güzellere


Yaş nane kuru nane
Topladım tane tane
Sevdiğime vermezsen
Niye büyütten anne


Kara kara kargalar
Ceviz dalı ırgalar
Karadeniz'de yoktur
Bizde olan dalgalar


Bahçelerde sardunya
Sardunyayı kırdın ya
İstemiyom demişsin
Yine bana kaldın ya
Deyimler : Deyimler kendi anlamından biraz daha farklı anlam taşıyan, kalıplaşmış kelime veya kelime gruplarıdır. Vizei ve çevresinde derlenmiş deyimlerden bazıları şunlardır; El etek çekmek, Fıkır fıkır kaynamak, Nal çalmak, Var delisi olmak, Yaş yere basmamak
Ata sözleri : Bu çevrede söylenen atasözlerinin bir kısmı muhakkak ki ülkemiz genelinde bilinmektedir. Yöremizde söylenen bazı atasözleri şunlardır. Bağda izin olsun, yemeye yüzün olsun, Eşeğin canı yanarsa yarış atını geçer, Harman döven öküzün ağzı bağlanmaz, Keçinin yemediği ot karnını ağrıtır, Mart ayı dert ayı bir sepet saman ver ali dayı, Tutulan kısrak harmanı döver, Ver yiyeyim, ört yatayım
Ninniler : Annelerin çocuklarını uyutmak için söyledikleri türkülerdir. Çevremizde söylenen ninnilerden bazıları şunlardır. Dandini dandini danalı kuzu Elleri ayakları kınalı kuzu, Asmaya kurdum salıncak Eline de verdim oyuncak,Yine de uyumadı gitti Şu küçücük yumurcak, Eeeeeeee Bir eşek buldum ben şimdi Sahibi geldi ee, Ooo kuşu Nerelerde su kuşu
Çalılıkta yuvası Mamacık getir babası gibi...


Bölgede Oynanan Çocuk Oyunları : Beştaş, mendil kapmaca, istop, yakartop, körebe, çelik çomak, ip atlama, ortada sıçan, yağ satarım bal satarım, tombili, kaydırak, evcilik oyunu, bilye
VİZE İLÇE YEMEKLERİ
Mahalli Yemekler :Çevrenin önemli yemekleri yoktur denilebilir. Ancak tüm çevrede ve ülkede yapılan yemek türleri yapılıp yenilmektedir. Şu kadarını söylemek gerekir ki: önemli günlerde ve misafirlerin geldiği günlerde yemek çeşitlerine daha çok dikkat edilir ve bilhassa etli yemeklerin yanı başında börekler yapılır.Göçmenlerin yaptıkları böreklerin üzerleri umumiyetle yoğurtlu olur ve fırınlarda pişirilir.Bu börekler yufkalar açılarak ve içlerine ekşimik, maydanoz konduktan sonra tepsilerde pişirilir. Sofralarına getirdiklerinde yanında da umumiyetle hoşaf bulunur. İlçemizin belirli köy mahallerinde yapılmakta olmakla beraber özellik taşıyan yemekler tatlılar veya çeşitlerden şunlara rastlanmaktadır.


KEŞKEK: Buğdayın iri tanelileri seçilir ve suda kabartıldıktan sonra kurutulur. Daha sonra da dübek denilen taştan yapılmış (içi boş bir fıçı gibi)taşın içinde tokmaklarla dövülerek buğdayların üzerindeki kabukları çıkartılır. Tekrar savurtularak bu kabukları tamamen ayrılır. Buğdaylar iri taneli olarak ve kabarmış şekilde görünüm aldıktan sonra tekrar kurutulur. Sonra sıcak su içinde aynı pirinç pilavı gibi pişirilir. Sonradan üzerine tavada yakılmış yağ dökülür ve yenilir. Bu yağ eğer iç yağ olursa daha lezzetli olur.


ZERDE : Bunun özelliği düğün yemeklerinin sonunda verilişindendir. Bu da tatlı su ve kaynar iken pirinç atılır ve pişirilir, sonradan içine belirli miktarda kuru üzüm döküldükten sonra kaplara konulur.


KAYMAKÇINA : Bu da yeni doğum yapan ineklerin ilk bir hafta içindeki sütünden şeker karışımı ile tepsiye konulup fırına verilir. Sonra dilim dilim kesilip ev halkı yediği gibi komşulara da müjde kabilinden dağıtım yapılır.
PLASKA : Mısır unu, prasa ince ince doğranıp su yerine ekşi ayran, tuz ilave edilerek bulamaç halinde yapıldıktan sonra tepsiye konulup fırında pişirilir.
KAÇAMAK : Mısır uru, su ve tuz karışımıdır. Önce su kaynatılır. Kaynayan suyun üzerine, mısır unu azar azar dökülürken devamlı şekilde kaçamak sopasıyla karıştırılır ve belirli bir kıvama gelip piştiği an ateşten indirilir, tepsiye dökülür. Üzerine de ekşimik veya peynir serpiştirilir.Buna sulu kaçamak denir. Pekmez, ayran süt ve yoğurt ile yenilir. Bu kaçamağın bir de kuru kaçamak olanı vardır.Kaynar suya azar, azar mısır unu atılır ve karıştırılmaz, pişmeğe başladığı an kabın 4 tarafından ve bir de ortasından kaçamak sopası ile delinip içine tuz atılır. Kaynayan suyu tükendikten sonra ateşten alınıp dışarıda karıştırılır. Tahta kaşık ile parça parça alınarak tepsiye dağıtılır ve üzerine eritilmiş tereyağ döküldükten sonra servis yapılır. Verilişi sırasında et, manca, tahin helvası, pekmez, ayran, yoğurt ve süt ile yenilir.


ISIRGAN BÖREĞİ: Isırgan otları toplanıp kaynar suda haşlandıktan sonra aynı ıspanak böreği gibi yapılıp pişirilip yenilir


HAMUR TATLILARI : Baklava, saraylı, tulumba, şekerpare, irmik helvası, sütlaç, zerde (düğünlerde yapılır), dini günlerde aşure ve ayrıca bazı köylerde şeker pancarından pancar pekmezi yapılmaktadır.


RESMİ VE ÖZEL KUTLAMA GÜNLERİ
Vize'nin Kurtuluşu: 1 Kasım 1922 Vize'nin düşman işgalinden kurtuluş günüdür.
Hıdırellez : Her yıl 6 Mayıs günü halk tarafından yapılan piknik ve eğlencelerle ile baharın gelişi kutlanmaktadır.
Soğucaklılar Dayanışma Günü : Her yıl Haziran ayının ilk Pazar günü tüm Soğucak köyü mensuplarının bir araya gelmesiyle kutlanan bir dayanışma günüdür.
Evrencikliler Dayanışma Günü : Her yıl Mayıs ayının son Pazar günü tüm Evrencik köyü mensuplarının bir araya gelmesiyle kutlanan bir dayanışma günüdür.
Balkayalılar Dayanışma Günü: İlki bu yıl düzenlenen her yıl Temmuz ayının ilk Pazar günü tüm Balkaya köyü mensuplarının bir araya gelmesiyle kutlanan bir dayanışma günüdür.
VİZE İLÇE EĞİTİM
Eğitim
İlçemizde eğitim hizmetleri ilk olarak, 1922 yılında açılan Atatürk İlkokulunda 3 yıllık olarak ve yalnızca erkek öğrenciler ile başlamış, 1928 yılından itibaren kız öğrencilerinde katılımı ile karma hale getirilmiştir.Eğitimin yaygınlaşması 1932 yılında Sergen ve Evrencik'te birer okulun açılmasıyla başlamıştır.1960 yılına gelindiğinde Sofular köyünde de ilkokulun açılması ile ilçemizde okulsuz köy kalmamıştır.Şu an itibariyle öğrenci sayılarının düşüklüğü nedeni ile toplam 7 köyümüzdeki öğrenciler (ilköğretim bazında) taşımalı eğitime devam etmektedir. İlçe sınırları içinde bulunan tüm İlköğretim okullarında tam gün olarak eğitim öğretime devam edilmektedir. İlçemizdeki okuma-yazma oranı ise % 98'dir.Ayrıca ilçemizde Ortaöğretim Genel Müdürlüğüne bağlı merkezde Vize Lisesi ve METEM (Kız Meslek lisesi-Ticaret Meslek lisesi-Endüstri Meslek Lisesi) Kıyıköy'de Kıyıköy Lisesi bulunmaktadır. Kırklareli Üniversitesine bağlı Vize Meslek Yüksek Okulun da eğitim hizmetlerini Pazarlama, Muhasebe,İşletme, Emlak ve Bankacılık olmak üzere beş bölüm halinde vermektedir.
İLÇE MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ :


İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, Vize Lisesi idari binalarında hizmet yürütmekte olup, 1 Müdür, 1 Şef, 2 Memur ve 3 Hizmetli ile çalışmalarını sürdürmektedir.
VİZE İLÇE NÜFUS
İlçe merkezi ve belde/köy nüfusu - 2010
Toplam Erkek Kadın
İl/ilçe merkezleri 12.196 6.385 5.811


Belde/köyler 16.957 8.541 8.416


Toplam 29.153 14.926 14.227




Vize İlçesi Nüfüs Dağılımı


Vize Merkez 12.196
Vize İlçesine Bağlı Belde Nüfusları
Çakıllı Beldesi


2.359
Sergen Beldesi


1.660
Kıyıköy Beldesi 2.077
VİZE İLÇE ULAŞIM
Ulaşım ve Altyapı
İlçemiz 3 ayrı yönden kara ulaşımına açıktır.


1-Vize -Pınarhisar Karayolu (D020-03) : Vize Pınarhisar'a 23 km., Kırklareli'ne 56 km. uzaklıkta olup ulaşım asfalt yol ile sağlanmaktadır.


2-Vize-Saray-Çerkezköy-İstanbul(D020-03-TEM) : Yol hareketli ve önemli bir güzergahtır. Vize Saray'a 20, Çerkezköy'e 40, İstanbul'a 140 km. mesafededir.


3-Vize - Ahmetbey - Evrensekiz - L.Burgaz veya Ahmetbey - Sakızköy - L.Burgaz Karayolu : Bu yol Vize'yi Lüleburgaz, Çorlu ve Tekirdağ'a bağlamaktadır. Bu güzergahtan Sakızköy üzerinden Vize, L.Burgaz'a 46 km. mesafededir.
VİZE İLÇE SOSYAL VE EKONOMİK YAPI
Sosyal Ekonomik Durum
SOSYAL DURUM
İlçe merkezinde yeterli lojman olmadığı için konut sıkıntısı çekilmektedir. İlçe merkezi ve köylerde konutlar genellikle bahçelidir. Konutlar üç gurupta toplanabilir. Yaklaşık olarak köylerdeki konutların % 10'u betonarme, %20'si kagir, %70'i ahşap olup, ilçe merkezindeki konutların % 45 betonarme, %55'i kagir ve ahşaptır. Son yıllarda yavaş yavaş ta olsa bahçeli ev tipi terk edilmeye başlanmış, konut kooperatifleri sayesinde yapılan yeni ve toplu bloklar yüzünden apartman hayatına geçiş hızlanmıştır. Köylerin tamamında televizyon yayınları izlenmektedir. Ulaşım sorunu olmadığından günlük gazeteler köylere kolaylıkla ulaşmaktadır. İlçe genelinde kanalizasyon sorunu halledilmiştir. Ancak köylerin bazılarında kanalizasyon sorunu vardır.Çalışma yaşına gelen kadın ve erkek nüfus, makineli tarımında etkisiyle tarım kesiminde çalışmayı bırakarak sanayi sektöründe işçi olmayı kabul etmektedir.














EKONOMİK DURUM
Üçte ikisi kırsal kesimde yaşayan ilçe halkı , geçimini daha çok tarım ve ormancılıktan sağlar. Başlıca bitkisel ürünler buğday, şeker pancarı, ay çiçeği ve arpadır. Ayrıca sebze ve meyve de üretilir. İlçede hayvancılık da önemli yer tutar. Beslenen koyun ve ineklerden sağlanan süt mandıralarda değerlendirilir. İlçe kıyısında küçük çapta balıkçılık yapılır. Geniş alanlar kaplayan baltalık meşe ormanları ilçe ekonomisinde önemli bir katkı sağlar.


TARIM
Ekonomi genelde tarıma dayalıdır. Buğday, ayçiçeği, şekerpancarı, mısır, baklagiller ve son yıllarda bazı köylerimizde soğan ekimi önem kazanmıştır.Toprak işlemeli tarıma uygun arazinin topoğrafik durumu çoğunlukla ova niteliğinde olup, % 91'lik kısmı susuz, % 9 luk kısmı sulanabilir arazidir. Ziraat genelde modern tekniğe göre yapılmaktadır. Tarımsal faaliyetlerde 1.480 adet traktör, 43 biçerdöver, 42 balya makinesi, 10 slaj makinesi kullanılmaktadır. Ova kesiminde her türlü tarım araçları kullanılırken, orman kesiminde arazinin küçük parseller halinde olması bazı yerlerde de eğimin fazla olması ilkel tarım yöntemlerinin devamında etkin faktör olmaktadır.Modern zirai araç ve gereçlerin yanında suni gübre kullanımının artması, yeni hibrit tohumların kullanılması birim başına alınan verimin artmasını sağlamıştır. Önceleri buğdayda dekar başına 100-200 kg ürün alınırken son zamanlarda verim 400-600 Kg.'a çıkmıştır.




HAYVANCILIK
Zirai faaliyetlerin gelişmiş olduğu yörelerde hayvancılıkta önem kazanmıştır.Ova kesiminde büyükbaş hayvanların tamamı kültür ırka dönüşmüşken orman köylerinde genelde yerli ırk hayvancılık önemi korumaktadır.İlçemiz genelinde 9.581 adet büyükbaş hayvan, 8.000 adedi kültür melezi, 2.380 adedi ithal kültürü, 1.500 adedi yerli, 280 kadar da manda bulunmaktadır. Küçükbaş hayvan mevcudu da 26.335 olup bunun 23.300 adedi koyun, 7.500 adedi de kıl keçisidir. İlçemizde tavuk işletmesi bulunmaktadır. 53.400 tavuk bulunmasına rağmen bunlar aile işletmeciliği ve kendi ihtiyaçlarını karşılamak üzere çalışmaktadır.


ARICILIK
İlçe genelinde 3.981 adet kovan mevcut olup bunların 2.886 sı sepet kovan, 1.095 adedi modern arı kovanıdır. Bunlardan elde edilen bal genellikle bölgede ve İstanbul piyasasında alıcı bulmaktadır.


SU ÜRÜNLERİ
İlçemizde ormanlık sahada tatlı su balıkçılığına uygun kaynak ve topraklar mevcuttur. Balkaya Köyünde 4 adet, Sergen Kasabasında 1 adet alabalık tesisi vardır. Kıyıköy Kasabasında deniz balıkçılığı yapılmakta olup çeşitli boyutlarda 110 adet balıkçı teknesi mevcuttur. Deniz balıkçılığı üretim miktarı yılda 60,000 Kg.'dır. Bunun az miktarı bölgede çoğu ise İstanbul piyasasında tüketilmektedir.






ORMANCILIK
İlçemizin yüzölçümünün %69'u ormanlarla kaplıdır. Orman alanının % 32'si koru ormanı, % 68'i ise baltalıktır. Bu ormanlarda yılda 242.000 ster yakacak odun ve 10.634 ster yuvarlak sanayi odunu üretilmektedir. Elde edilen yakacak odunun %80'i orman köylüsüne, %20'i belediye tahsisi ile verilmektedir. Orman köylüsü bu emvalleri istediği yere istediği bedelle satmaktadır.


SANAYİ VE TİCARET


SANAYİ : Sanayi ağırlıklı olarak gıda ve tekstile dayanmaktadır. İlçemizde 4 gıda, 6 tekstil, 2 baskı - matbaa ve 1 mobilya fabrikası bulunmaktadır. İlçemizde faaliyet gösteren sanayi kuruluşlarının başlıcaları şunlardır.
Çiftçiler Gıda Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.: Süt ürünleri imalatı yapılmaktadır.
Güreller Peynir İmalathanesi: Mevsimlik peynir üretimi yapılmaktadır.
Balinler Uluslararası Tekstil San. A.Ş.: Kot kumaş , Konfeksiyon üretimi yapılmaktadır.
Mas Tekstil: Tekstil üretimi yapılmaktadır.
BETA Basım Yayın Dağıtım A.Ş: Kitap basımı yapılmakta olup, kapalı olarak tutulmaktadır.
Arkadaş Makine Kimya San. ve Tic. A.Ş: Makine film alemen levha üretimi yapılmaktadır.
Öznur Yem ve Hayvancılık Ltd.Şti:Yem üretimi yapılmaktadır.
Kort İplik San. ve Tic. Ltd. Şti: İlçemiz Çakıllı beldesindeki fabrikada iplik üretimi yapılmaktadır.
Alders Tekstil Ltd.Şti: Konfeksiyon üretimi yapılmaktadır.
Vize Mobilya Ltd. Şti: Mobilya üretimi yapılmaktadır.
Barış Gıda ve Yağ San. Ltd.Şti: Ham yağ üretimi yapılmaktadır.
Ten Çamaşırları San. A.Ş: Bayan iç çamaşırı üretimi yapılmaktadır.
Ayrıca Çerkezköy'de kurulu bulunan AEG-YÜNSA-DİNARSU-NARİN-AKSU fabrikalarında ilçemizden 500 kişiden fazla işçi çalışmaktadır. Ticaretin yoğun olmasına rağmen 4 adet banka vardır. (Akbank, Ziraat Bankası, İş Bankası, Halk Bankası)


MADENLER
İlçemiz ve beldelerine bağlı iki adet maden yatağı vardır. Çakıllı kasabasında 50.000 ton rezervi olan Manganez, Sergen kasabasında 2.500.000 m3 Mermer'dir.


MANGANEZ ( Mn) / Vize-Çakıllı Sahası-Çakıllı Beldesi
Tenör:
% 32 Mn
Rezerv:
54.000 ton mümkün rezerv.
MERMER ( Mr ) Vize-Sergen Beldesi- VIZE PEMBESI
Kalite
İnce kristalli ve pembe renklidir. Basınç ikizlenmesi gösteren kalsit kristallerinden oluşmuştur.
Sertliği
3
Yoğunluğu
2.72 gr/cm3
Porozitesi
% 0.2
Rezerv
2.500.000 m3 jeolojik rezerv.


TİCARET: Genel olarak tarım ve hayvancılık alanı olan Vize, bu yönde ürettiği maddeleri genelde en büyük alıcı Pazar olan İstanbul'a pazarlar. Bunların başında orman ürünleri gelir.Bol miktarda kerestelik tomruk, yakacak odun, kentol ve mangal kömürü sevkiyatı yapılır.Tarım ürünleri ve hayvancılık ise ikinci planda gelir.İstanbul sadece alıcı Pazar değildir. İlçemiz ticaret yönünden İstanbul'a bağımlı bir merkezdir.